18 Nisan 2015 Cumartesi

ReadyBoost ve Sysmain Hatasının Çözümü

Aramızda flash belleğinin readyboost özelliğini kullanarak sistemini hızlandırmak isteyenler olabilir. Düşünce güzel ancak flash belleği  takıp sağ tık yaptıktan sonra özelliklere bastınız, açılan pencerede "ReadyBoost" sekmesine geldiniz ve karşınızda aşağıdaki resmi mi gördünüz?

 

Görüldüğü üzere "Bu aygın ReadyBoost için kullanılamaz." "ReadyBoost (Sysmain) için sorumlu hizmet bu bilgisayarda kapatıldığından ReadyBoost etkin değil. Bir yönetici Sysmain hizmetini geri açabilir." uyarısını veriyor. 

Peki şimdi ne yapacağız. 
Başlata tıklayıp "hizmetler" yazıyoruz ve çıkan uygulamaya tıklıyoruz.

 

Daha sonra karşımıza gelen listeden "Hızlı Getirme" veya "Superfetch"  sağ tıklayıp özelliklerden başlangıç türünü "Otomatik" olarak ayarlayıp aynı penceredeki başlat butonuna tıklayın. 




İşte hepsi bu kadar! Artık flash belleğinizin ReadyBoost özelliği geri geldi. İyi günlerde kullanın :)






17 Nisan 2015 Cuma

SendGB ile 10 GB'a Kadar Dosya Gönder!




SendGB ile 10 Gb'a kadar dosya göndermek ücretsiz aynı zamanda da çok kolay.  Dosyanızı ekleyin gönderilecek e-posta adresini yazdıktan sonra kendi e-postanızı yazın ve dosya ile alakalı bir mesajınız varsa ekleyin ve gönderin! İşte gitti! Hepsi bu kadar. Bu siteyi sık kullanılanlarınıza eklemeyi unutmayın!..

Site adresi: https://www.sendgb.com/



Google'da Sitenizi Yükseltmek İçin Temel İpuçları

Google artık birçok anlamda hayatımıza girmiş durumda. Android tablet ve telefonlar, e-posta servisi Gmail, video servisi YouTube, ofis servisi Google Docs, harita servisi Google Maps ve daha fazlası. Ancak, Googleın en önemli hizmet hala Google Arama. Firmanın en önemli gücü ve en çok önem verdiği servis.




Google uzun bir süredir en iyi arama motoru olma unvanını elinde tutuyor ve bu unvanı kaybetmesi bu saatten sonra çok zor gözüküyor. Birçok insan girmek istediği siteye bile Google üzerinden giriyor. Birçok kişi tarayıcının açılış sekmesi olarak Googleı kullanıyor. Hatta inanmayacaksınız ama bir firma ismi olmasına rağmen, Google Arama servisine biz çoğu kez Google olarak hitap ediyoruz.

Bu konuda çok daha ilginç olan veri ise kullanıcıların Googlea girmek için bile Googleı kullanması. Eğer sık aranan kelimelere bakarsanız burada Google adını görebilirsiniz. Bunun sebebi muhtemelen Google Chromeun arama fonksiyonu ile entegre olmasıdır.

Tüm bu söylediklerimden artık bir şeyi anlamış olmalıyız. Googleı insan gözüyle çok önemli bir firma olarak görmüyor olabilirsiniz ancak iş interneti verimli olarak kullanmaya gelince ister istemez ondan faydalanıyoruz. Alternatifleri yok mu? Elbette var ancak alternatif olan servisleri tek bir çatı altında toplayabilen ve Googlea rakip olabilen birisi şimdilik yok.
Konumuzdan daha fazla uzaklaşmadan toparlayayım. Bir site yöneticisi veya blog sahibi olarak sitenizin daha fazla ziyaret alabilmesini sağlamak için onu Googlea sevdirmeniz gerekiyor. Bunun için kullanabileceğiniz çok farklı yöntemler olabilir ancak aşağıda yer alan temel ipuçlarını asla unutmamalısınız.

Googleda Sitenizi Yükseltmek İçin Temel İpuçları


1. Site Haritası

Site Haritası veya teknik olarak bilinen adıyla sitemap, siteniz için olmazsa olmaz bir unsurdur. Google bir arama motorudur ve insan değildir. Sizin sitenizin ne olduğunu anlayabilmek için bazı sinyallere ve ipuçlarına ihtiyaç duyar. Sitenin içerikleri, güncellik durumu, görselleri ve çok daha fazla unsuru site haritasında yer alır ve arama motorları bu harita sayesinde sitenizi çok daha hızlı bir biçimde tarayabilir.

Googleın sizi sevmesini istiyorsanız mutlaka sitenizde bir site haritası oluşturmalısınız.

2. Sitenin Yapısı

Google bir şeyi çok önemser. Önemsediği unsur sitenin kendisi değil kullanıcıya sunduğu deneyimdir. Kullanıcı için siteniz ne kadar kullanışlı ise Google size aynı oranda ziyaretçi sunacaktır.

Bu nedenle sitenin link yapısını belirlerken kullanıcının anlayacağı dilden bir yapı oluşturmalısınız ve sadeliğe önem vermelisiniz. Menüler, kategoriler, arama çubuğu ve hatta etiketler ile kullanıcının site içerisinde aradığını bulabilmesini sağlamalısınız.

3. Sitenin Sürekliliği

Sitenize ne son ne zaman yeni bir şey eklediniz? Bu soruya cevap verdiğiniz zaman sitenin süreklilik durumunu ortaya koymuş olursunuz. Ayda yılda bir siteye bir cümle ekleyerek onun üst sıralarda yer almasını beklememelisiniz. Sitenizi düzenli olarak güncellemeli, yeni bir şeyler eklemeli ve bu konuda tutarlı davranmalısınız.

4. Sitenin Niteliği

Süreklilik konusunu yanlış anlamışsanız, başınıza iş alırsınız. Süreklilik sitenin güncelliği ile ilgilidir. Nitelik ise siteyi güncellemek için kullandığınız içeriklerin veya materyallerin kalitesidir. Kısacık yazılar ile uzun vadede başarı yakalayamazsınız. Bir gün ilk sayfada yer alabilirsiniz ancak ertesi gün yavaş yavaş düşmeye başlarsınız.

Kopya içerikler ile gidebileceğiniz en iyi yer Googleın ceza yerine uyarı vereceği bildiri olacaktır. Google artık içeriklerin kopyalanıp kopyalanmadığını algılayabilen bir algoritmaya sahip. Siz kopya içerik kullanarak sitenize ekleme yaptığınızı düşünebilirsiniz ancak gerçekte olan bu değildir.

Kaliteli, bilgilendirici ve uzun yazılar yazmaya çalışmalısınız. Ancak bu yazıları yazarken arama motorunu değil kullanıcıyı düşünmelisiniz. Çünkü yazıyı onlar için yazıyorsunuz ve onlar olmadığı zaman siteniz değersizdir.

5. Sosyal Medya ve Diğer Siteler

Google, tek kişilik tiyatrolardan hoşlanmaz. Onun için önemli olan güçlü ilişkiler ve birden fazla oyuncuyla oynanan tiyatrolardır. Sitenin değerini tiyatro sahnesi olarak düşünebilirsiniz. Site değerinin içerisinde sitenin kendisi, sosyal medyadaki durumu ve diğer sitelerde bu siteden söz edilip edilmediği gibi farklı unsurlar bulunmalıdır.
Kendi alanınızda diğer blog yazarları ile iletişim halinde olmalısınız. Onlarla birlikte yazılar hazırlayabilir ve birinin hazırladığı yazıdan faydalanıp kendi içeriğinizi oluştururken o kişiye link vermeyi düşünmelisiniz.

Sosyal medya platformlarında kendinizi göstermelisiniz. İnsanlar bu platformlara bakmadan duramaz hale geldiler. Sitenizi takip etmek isteyen bir kişi mutlaka onu sosyal medya hesabı üzerinden takip etmek isteyecektir. Çünkü onun için bu çok daha kolaydır.

6. Kullanıcılarla Etkileşim

İçerik üretmek zordur. Kaliteyi yakalamak için bir becerinizin olması gerekiyor. Aksi taktirde kullanıcının isteklerine cevap veremeyebilirsiniz. Yazma becerisinin yanında iletişim becerisine de sahip olmalısınız. Bu artık gereklilikten çok zorunluluktur.

Kullanıcılar ile diyalog kurabildiğiniz sürece Googlea olumlu sinyaller iletmiş olursunuz. Sosyal medya hesaplarınızda kullanıcılarla gireceğiniz diyaloglar buna dahildir. Bilgi almak isteyen kullanıcılar hayalet bir kasabadan veya terk edilmiş bir köyden hoşlanmaz. Dolayısıyla Google da hoşlanmaz. Onlara köyde birilerinin olduğunu göstermeli ve misafirperverliğinizi ispat etmelisiniz.

7. Özgünlük

Tek bir soruyla bunu anlatmak mümkün. İmitasyon bir yüzük mü yoksa gerçek bir pırlanta yüzük mü daha değerlidir? Sanırım verilecek cevap bellidir.

Özgünlük sizi en net tanımlayan unsurlardan birisidir. Bir konu üzerine herkes bir şey yazabilir ancak onu sadece bir kişi aynı şekilde anlatabilir. Kullanıcılar benzersiz olan durumlardan hoşlanırlar. Özgün anlatım, özgün bir dil, özgün içerikler. Bunların hepsi kullanıcının ilgisini çeker. Bu meziyetlere sahip bir yazar, onu takip eden kullanıcılar tarafından daima sevilir.

Sonuç olarak yazar sitesinde özgünlüğünü koruduğu sürece takip edilir. Özgünlüğünü koruduğu ve takip edildiği için arama motoru sonuç sayfasında daima üst sıralarda yer alma şansına sahiptir.

8. Kullanışlılık

Daha önce belirttiğim gibi oluşturduğunuz içerik kullanışlı olmalıdır. Bir içeriği oluşturmadan önce onun üzerine bir kez değil, en az iki kez düşünmelisiniz. İlk düşündüğünüzde konuyu belirlersiniz ancak ikinci düşünüşte bu konunun kullanıcıya ne kazandıracağını düşünmek zorundasınız.

Yazdığınız içerik kullanıcıya yardımcı olmalıdır. Kullanıcı tekrar tekrar bu içeriğe bakabilmelidir. Bu konuda sizden daha fazla bilgi alabilmelidir.

Sitenizi Googleda üst sıralara çıkarabilmek için artık gerekli olan temel unsurları öğrenmiş olduğunuzu umuyorum. Ancak her şeyin bunlardan ibaret değildir. Çok daha fazla detaya sahip bazı durumlar vardır. Örneğin, Google algoritmasını sürekli günceller ve bazı algoritmalar ile belirli unsurları çok daha önemli hale dönüştürür. Bu tür bilgileri takip edebilmek için yeterli teknik bilgiye en azından başlangıç seviyesinde bilgi birikime sahip olmanız gerekir.

Kendini yazma konusunda geliştirmiş bir blog yazarı bu konuları takip ettiği halde bir şeyler anlamayabilir. Sizinle paylaşmış olduklarım ise kendini geliştiren bir blog yazarı tarafından anlaşılabilir ve bu tür yazılar gerekli adımları atabilecek kabiliyete sahiptirler. Yeter ki kendinizi geliştirmeye çalışan yazarlardan olun.



11 Nisan 2015 Cumartesi

Windows 8.1 Şifrenizi NTpasswd İle Kolayca Sıfırlayın





Windows 8.1 işletim sisteminizin şifresini unuttuysanız, bu ufak araç sayesinde dakikalar içinde şifrenizi sıfırlayabilirsiniz.

Kullanıcıların Windows oturumlarına ait şifrelerini unutması sıkça yaşanabilen bir durum. Böyle durumlarda çoğu çaresiz kullanıcı çözümü işletim sistemini sıfırlamakta buluyor. Ancak ntpasswd adlı ufak ama etkili bir araç sayesinde Windows oturumunuza ait şifreyi birkaç ufak adımda sıfırlayabilirsiniz.

Bu makalede kullanacağım yöntemi uygulamak için USB bellek veya CD/DVD sürücüsüne ihtiyaç duyacaksınız. Bu adresten indireceğiniz ntpasswdın CD dağıtımını, isterseniz doğrudan CD/DVDye, isterseniz de Rufus ile USB belleğe yazdırın. Bu yazımda kolaylık açısından USB bellek kullandım, ancak istenmeyen durumlara önlem olarak kenarda köşede şifre sıfırlamaya yarayan bir CD/DVDnin bulunması size oldukça fayda sağlayabilir.

Rufus kullanarak indirdiğimiz arşiv dosyasının içinden çıkan imajı USB belleğimize yazdırıyoruz. Dosya sistemi olarak FAT32yi, disk bölüm düzeni olarak da BIOS ya da UEFI Bilgisayarlar için MBR Bölüm Düzenini seçin.



Yazıdırma işleminden sonra USB belleği veya CD/DVD aygıtınızı sisteminize yerleştirip bilgisayarınızı yeniden başlatın. Burada dikkat etmeniz gereken en önemli nokta, sisteminizin ntpasswd yüklü aygıttan başlaması gerektiği. Dilerseniz BIOSa girip ntpasswd medyasını ilk sıraya alın, dilerseniz de boot listesinden gerekli medyayı seçin. Sisteminiz ntpasswd ile başladığında şöyle bir ekranla karşılaşacaksınız.



Doğrudan enter tuşuna basarak ntpasswdı çalıştırın. Bir süre bekledikten sonra aşağıdaki ekran karşınıza çıkacaktır.




Eğer sisteminizde birden fazla Windows kurulumu mevcutsa, listeden şifresini sıfırlamayı istediğiniz Windows kurulumunun numarasını seçin ve enter tuşuna basın.


Karşınıza çıkan bu yeni ekrandaki 1 numaralı seçeneği başlatın.



Şifre sıfırlama protokolünü başlattıktan sonra karşınıza gelen bu listeden 1 numaralı seçeneği seçip kullanıcı ayarlarını düzenleyeceğimiz işlemleri başlatın.



Windows kurulumunda bulunan kullanıcıların listesini göreceksiniz. Ben Muhsin isimli hesabın şifresini sıfırlamak istiyorum ve bu yüzden hesabın yanındaki kodu girdim. Eğer sisteminizde sadece bir adet kullanıcı hesabı varsa ntpasswd gerekli kodu varsayılan olarak girecektir. Bu aşamada tek yapmanız gereken şey enter tuşuna basmak.




İstenilen kullanıcı hesabını seçtiğimize göre hesap detaylarını düzenleyebiliriz demektir. Bizi burada ilgilendiren seçenek 1 numarada. Bu seçeneği girerek belirlediğimiz kullanıcı hesabının şifresini sıfırlayabiliyoruz. Giriş satırına 1 yazarak şifreyi temizleyin.


Aynı liste tekrar karşımıza çıkacaktır. Seçtiğimiz kullanıcı hesabı ile işimiz kalmadığı için giriş satırına q yazarak bir önceki ekrana dönüyoruz.



Önceki adımlarda gördüğümüz bir başka listeyle tekrar karşılaşacaksınız. Tekrar q yazarak bu işlemi de kapatın.



Kullanıcı hesabında değişiklikler yaptığımız için ntpasswd bize değişiklikleri kaydetmeyi isteyip istemediğimizi soracak. Giriş satırına y yazarak onaylayın. Bu işlemden sonra Ctrl+Alt+Del kombinasyonu ile ntpasswd aracından çıkış yapabilir ve şifresi kaldırılmış kullanıcı hesabınıza rahatlıkla giriş yapabilirsiniz.

Geliştirilmiş Bataryalar Geliyor




Geliştirilmiş batarya teknolojisi bir akıllı saatten tutun da büyük bir otomobile kadar olan yelpazede, donanımın parçası sayılabilecek hemen her şeyde kullanıcılara büyük yarar sağlamakta.

Ancak, ne yazık ki şu an geldiğimiz noktada uzun ömürlü batarya isteyen şirketler mümkün olduğunca çok sayıda bileşeni ortadan kaldırarak büyük boyutlarda pilleri tıka basa bir araya getiriyor.

Sonuç olarak da yapabildikleri en büyük bataryayı yapmaya çalışıyorlar. Dünyadaki çoğu şirket geliştirilmiş pil teknolojisini kazanmak istiyor ve bu konuda bir çözüm yolu arıyor. Bu şirketlerden biri de Google.

Wall Street Journal'ın sunduğu yeni raporda, Google'ın ''Google X'' adlı gizli ve deneysel bir laboratuarında, kendi donanım evrenine geliştirilmiş batarya teknolojisini dahil edip, bu konuda öncü olmayı ve teknolojiye yön vermeyi amaçladığından bahsedilmekte. Yeni ve daha iyi bir batarya ile yeni ve daha iyi bir Nexus serisi yapılabileceğini planlayan Google, bu yeniliği kendi kendini sürebilen otomobiller, genel sağlık sistemleri, robotlar ve iletişim grupları gibi endüstrinin daha az kullanılan ancak geniş bir yelpazeye sahip kollarında kullanmayı amaçlamakta.

2015 Yılı Gençlerin Sosyal Medya Kullanım Oranları



Günümüz gençlerinin (13-17 yaş arası) sosyal medya kullanma oranları neredeyse tavan yapmış durumda. Gençlerin sosyal medya ve mobil uygulamalarda ne derece aktif oldukları üzerine araştırmalar yapan ''Pew Araştırma Merkezi''nin sunduğu veriler, gerçekten de gençlerin sosyal medyaya ne denli bağlı olduklarını doğrular türde.

Araştırmalarını sadece Amerika bazlı yapan Pew, burada sosyal medya ve mobil uygulamaları kullanan gençlerin oranının %92 olduğunu açıkladı. Araştırmaya dahil edilen gençlerin %24'ü (yani çeyreği de diyebiliriz).Yine aynı araştırmada gençlerin %56'sının gün içinde birden fazla kez online olduğunu, %12'sinin günde bir veya iki kez olduğunu belirtilmekte. Haftada birkaç kez sosyal medyada online olan gençlerin sayısı %6 iken bu süreden daha az online olanlarınki %2.Bunları %71'lik oranla Hispanik (Latin Amerikalı) gençler izlemekte. Akıllı telefon ya da eski telefonlar, kısaca tüm mobil cihazlar, %94'lük oranla gençlerin internet kullanımında önemli bir rol oynamakta.Akıllı telefon ya da eski telefonlar, kısaca tüm mobil cihazlar, %94'lük oranla gençlerin internet kullanımında önemli bir rol oynamakta. 

10 Nisan 2015 Cuma

Korsan Bilgisayar İçin Güvenlik Tedbirleri



Platin Bilişim Teknolojileri, son dönemde hacker’lar tarafından ele geçirilen ve siber saldırılarda kullanılan korsan bilgisayar sayısındaki artışa dikkat çekerken, hem son kullanıcıların hem de kurumsal kullanıcıların güvenlik tedbirlerini gözden geçirmesi gerektiğini açıkladı.

Genişbant internet kullanımı, mobilite ve bulut bilişim servisleri tüm dünyada benimseme kazanırken, internete bağlı cihaz sayısı da hızla artıyor. Ancak internet kullanımındaki bu artış, çeşitli güvenlik sorunlarını da beraberinde getiriyor. Uzaktan erişilebilen ve üzerine başka bir ID’nin makinayı kontrol edebildiği bir yazılım yüklenmiş cihazlar, yani “korsan bilgisayar” sayısındaki yükseliş ciddi boyutlara ulaşmış durumda. Veri koruma, iş sürekliliği, BT altyapı yönetimi ve güvenlik konularında hizmet veren Platin Bilişim Teknolojileri, “korsan bilgisayar” istismarındaki artışa dikkat çekerken, hem bireysel kullanıcıları hem de kurum ve şirketleri bu konuda daha etkin tedbirler almaya çağırıyor.

Bilgisayar suç unsuru olarak kullanılabiliyor
Yeterli ve kapsamlı güvenlik tedbirleri alınmadığı takdirde internete bağlı cihazlara rahatlıkla uzaktan erişilerek zararlı kodların ve virüslerin yüklenebildiğini ifade eden Platin Bilişim Genel Müdürü Ayhan Bamyacı, böyle bir durumda, makine sahibi veya kullanıcısının bilgisi ve kontrolü dışında ilgili bilgisayarın suç unsuru olarak kullanılabildiğine dikkat çekiyor.

Hangi önlemleri almak gerekir?
Başta güvenlik çözümleri olmak üzere tüm yazılımların lisanslı olmasına önem göstermek gerekir. Lisanslı yazılımlar, güvenlik çözümleri ve işletim sistemleri, bulunan güvenlik açıklarına ve tehditlere karşı sürekli olarak güncellenmekte ve bu yazılımlarda bulunan açıklar ilgili sağlayıcılar tarafından yamanmaktadır. Bilgisayar sistemimizi güncel tutmak, ağdaki açıklara karşı tedbir mekanizmaları oluşturmak son derece önemlidir.

Yine de, sanal güvenliğin adeta dipsiz bir kuyu olduğunu unutmamak ve riskleri ne kadar minimize edersek edelim yüzde 100 güvenliği sağlayamayacağımızı bilmek gerekir. Bu sebeple, ister son kullanıcı ister kurumsal kullanıcı tipinde olsun, internet erişimi bulunan tüm cihazlarda düzenli olarak yedekleme ve arşivleme yapmak önemli bir detay. Yapılan yedekleme, cihazın türüne ve kullanım ortamına göre basit bir yedekleme olabileceği gibi felaket senaryolarını göz önünde bulunduran kapsamlı kurtarma süreçleri içerebilir.”

Kaynak Haber

Google Art Sayesinde Müzeler İnternete Geliyor




Google, dünya üzerindeki çeşitli müzelerde bulunan bir çok eseri 3D tarayıcılarla taratarak Google Arts’ın sitesine yükledi.Google, Google Art projesi doğrultusunda şimdiden binlerce resim, heykel ve tarihi objeyi taradı bile. Bu proje sayesinde müzeleri evimize getiren Google, oldukça eşsiz bir ürün ortaya koymuş. Şimdilik sadece 300 hayvan kafatası ve süslü heykelleri inceleyebiliyoruz.Fareniz veya touch pad'iniz yardımıyla her türlü ayrıntıyı dibine kadar inceleyebiliyorsunuz. Müzelerde bu kadar yaklaşmanıza izin bile vermezler ama Google Art sayesinde, bu incelemeyi evinizde yerinizden kalkmadan yapabiliyorsunuz. Eğer hayvan kemiklerine ilginiz yoksa sizler için ayrıca yoğun sanatın olduğu bir bölüm daha var. Şu an için sadece Dallas Müzesi ve Arte Orientale Müzesi’nden alınan maskeler ve heykelleri de inceleyebilirsiniz.


9 Nisan 2015 Perşembe

Korku filmi The Harvest'tan Yeni Fragman!




Başrolünde Oscar'a aday gösterilmiş başarılı oyuncu Michael Shannon'ın olduğu korku filmi The Harvest'tan yeni fragman yayınlandı. Vahşi Şeyler, Henry: Portrait Of A Serial Killer gibi kült filmlerin yönetmeni John McNaughton'ın yönetmen koltuğunda oturduğu The Harvest yılın merakla beklenen korku filmlerinden biri.

İlk başta televizyon filmi olarak çekilen The Harvest, beklenenden daha çok başarı gösterince beyazperdede kendine yer buldu. Oynadığı karakterlerle özdeşleşen başarılı oyuncu Michael Shannon'a filmde Samantha Morton, Natasha Calis, Peter Fonda gibi ünlü oyuncular eşlik ediyor. Film, yatağa bağlı yaşayan oğulları Andy'nin kimseyle iletişim kurmasına dahi izin vermeyen ailenin, yanlarındaki eve yeni taşınan genç bir kız tarafından tüm sırlarının ortaya çıkmasını konu alıyor.

Film Amerika'da 10 Nisan'da vizyona girecek, Türkiye vizyon tarihi henüz belli değil.






8 Nisan 2015 Çarşamba

Avengers : Age of Ultron 'dan Final Fragman..


1 Mayıs 2015 tarihine geri sayımı devam eden Avengers : Age of Ultron, çeşitli fragman ve kliplerle ufak tefek yeni sahneleri hayranlarına sunmaya devam ediyor. Son fragman Black Widow’a ağırlık vermiş.

Joss Whedon şimdiye kadar yayımlanan videoların filmden sadece küçük bir kesit sunduğunu belirtiyor. Ancak film ile ilgili pek çok önemli sahnenin ortaya çıktığı bir gerçek.


Ajan Romanoff hikayede herhangi bir süper gücü olmayan ancak üstün yetenekli bir eleman olarak öne çıkıyor. Ancak bu filmde Cap’ın kalkanını alarak Ultron robotlarına bir iki kroşe salladığını görüyoruz. Ayrıca Romanoff fragmanda her yandım diyene bir bardak suyla koşuyor. Bu bakımdan filmde rolünün biraz daha artırıldığı görüşü hakim.



 Videoyu göremeyenler buraya tıklayarak izleyebilir.



Apple iOS 8.3'ü Yayınladı. Siriye Türkçe Dil Desteği de Geldi..


Aylar süren beta testinin ardından Apple, iOS 8.3 güncellemesini iPhone, iPad ve iPod touch için yayınladı. Güncellemeyle birlikte mobil cihaz sahiplerine sunulan his simgesi katalogu hatırı sayılır ölçüde genişlerken, Apple’ın dijital asistanı Siri de aralarında Türkçenin de bulunduğu bazı yeni dilleri desteklemeye başladı. Güncelleme Siri’nin Twitter ve Facebook entegrasyonlarını, yol tarifi ve sinema seans bilgisi gösterim özelliklerini de Türkiye’ye getirdi. Türkiye ile birlikte gelişmiş Siri özellikleri kazanan ülkeler arasında Brezilya, Danimarka, Hindistan, Hollanda, Yeni Zelanda, Rusya, İsveç ve Tayland yer alıyor.


iOS 8.3 güncellemesinin Siri’ye getirdiği bir diğer yenilik ise sanal asistanın ekstra bir dokunuşa ihtiyaç duymadan sesli arama yapabilmesi oldu. Cihazın performansını ve dengesini geliştirdiği belirtilen iOS 8.3 güncellemesi; Wi-Fi, Bluetooth, üçüncü taraf klavyeler ve bazı uygulamalardaki hataları da gideriyor.

iOS 8.3 güncellemesi Türkiye’nin de aralarında bulunduğu beş ülkeyi daha Apple’ın otomobiller için hazırladığı CarPlay platformunun kapsama alanına alıyor. Ancak CarPlay’in Haritalar özelliğinin henüz yeni ülkelerde desteklenmediğini belirtmek gerekiyor.


Apple iOS 8.3 ile birlikte kullanıcılarına istenmeyen kısa mesajları bildirme imkanını sağlarken, telefon defterine kayıtlı olmayan kişilerden iMessage alımının durdurulmasına izin veriyor. iCloud Photo Library de iOS 8.3 ile birlikte beta sürecini tamamlıyor. iOS 8.3, iPhone 6 Plus’ın yatay klavyesine özel formatlama tuşları da ekliyor. Apple’ın yeni mobil işletim sistemi iOS 9’u ise haziran ayında tanıtması öngörülüyor.



Google'dan Yeni Telekonferans Aracı Geliyor: GMeet




Teknolojinin gelişmesiyle birçok şirketler arası toplantılar ya da uzak bir yere iş gezisine giden çalışan ile ofistekiler arasında telekonferans ile toplantılar yapılmakta.

Başlarda televizyonlarda görüp "Vay bee" dediğimiz bu çeşit özellikleri günümüzde kullanıyor olabilmek de sevindirici olarak düşünülebilir. Şimdi ise Google tarafından geliştirilmekte olan GMeet adlı yeni uygulama ile telekonferanslarınızı tek bir tuş ile yapabileceksiniz.

Google Hangouts tabanlı olacak bu yeni araç ile toplantılarınızı uygulama üzerinden planlayarak davet ettiğiniz kişileri toplantı saati geldiğinde tek bir tuş ile bu telekonferansa katılabilecekler.

Google Apps for Work kullanıcılara açılacak bu GMeet uygulaması hem mobil için hem de Google Chrome için bir eklentı olarak yayınlanacak. Şu anda Google çalışanları tarafından test edilen bu araç, Google Takvim uygulaması ile de birlikte çalışabilecek. Böylelikle toplantı planlarınızı GMeet üzerinden yaptığınızda Google Takvim uygulamanıza da eklenmiş olacak. Tabii ki tam tersi şekilde de kullanabileceğiniz bu özellik özellikle şirketler tarafından yoğun ilgi görebilecek gibi.

Twitter Uygulamasında #Keşfet Bölümü Kaldırılıyor




Twitter'da bulunan #Keşfet özelliği artık kaldırılıyor. TT'leri ve Twitter'daki etiketleri görüp kontrol etmemize yarayan bu bölümde artık yerini "Özelleştirilmiş Trendler" bölümüne bırakacak.#Keşfet bölümünün arama kısmına alınacağı bu güncellemede artık TT listeleri o etiketi anlatan bir tweet, atılan tweet sayısı ve süresine ait bilgilere de yer verecek.Şu anda sadece Amerika'daki iOS ve Android kullanıcılarına sunulan özellik kısa süre içerisinde tüm dünyadaki bu iki platform kullanıcılarına açılacak.Böylelikle TT hakkındaki daha detaylı bilgiler edinebileceğinizi söyleyen Twtitter, son olarakbelirttiğimiz Yorumla Retweet özelliği eklenmişti.Ayrıca bu yeni Trend Topics listesi de kısa süre içerisinde web arayüzüne de eklenecek.





Facebook Messenger Web'e Geldi






Popüler sosyal ağ platformu Facebook’un anlık mesajlaşma hizmeti sunan Facebook Messenger uygulaması artık Web üzerinden de kullanılabiliyor.
Facebook geçtiğimiz günlerde mobil platformlar için Messenger uygulamasının yaygınlaşmasını sağlamaya yönelik bir takım yenilikler yapmıştı. Popüler GIF tarzı içerik hazırlamaya yardımcı olan uygulamaları Facebook Messenger ile entegre eden firma, bugün de mesajlaşma uygulamasını PC platformuna taşıyacağını duyurdu.
Facebook Messenger, Web tarayıcı üzerinden kullanıma sunuldu. Tabii bu mesajlaşma uygulamasını kullanmak için bir Facebook hesabınızın olması gerekiyor. Yeni özellik sayesinde hali hazırda Facebook.com üzerinde yer alan Messenger uygulaması ayrıca Messenger.com üzerinden de kullanılabiliyor.


Google, Twittter'ı Satın Mı Alıyor?




Türkiye’de gündeme haklarında çıkartılan yasaklama kararlarıyla gelseler de Google ve Twitter’ın dünyanın en önemli internet markalarından olduğu bir gerçek. Ve şimdi bu iki şirket hakkında önemli bir iddia ortaya atıldı. The Telegraph’ın verdiği habere göre Google, Twitter’ı almak için girişimlerde bulunuyor.

Bu söylentilerin ortaya çıkması doğal olarak her iki şirketin piyasa değerlerini de yükseltti. Artan hisseler sonucu Twitter’ın piyasa değeri 34 milyar dolara çıktı.

Google, bugüne kadar farklı markalar altında sosyal medya girişimleri gerçekleştirmişti. Ancak yeterli ilgi ve kullanıcı sayısına ulaşamayınca aynı servisleri yıllar içinde bir bir kapatmıştı. Son olarak Google+ ile şansını yeniden deneyen Google’ın bu servisinin aylık 300 milyon aktif kullanıcısı bulunuyor. Ancak araştırmalara bakıldığında pek çok kişi, Android telefonunun gerektirmesi gibi nedenlerle zorunlu olarak üye olduktan sonra ayrıca bir paylaşım yapmıyor. Twitter ise tüm dünya tarafından en fazla etkileşime sahip mecralardan biri kabul ediliyor.

Çıkan dedikodular hakkında hem Google hem de Twitter henüz bir açıklama yapmış değil. Eğer teklif yapılırsa ciddi bir miktar önerileceği kesin gibi. Merak edilen, eğer teklif yapılırsa, Google’ın kasasındaki nakit 60 milyar doların ne kadarını Twitter’a önereceği.

6 Nisan 2015 Pazartesi

Google'ın Yeni Mini Bilgisayarı Chromebit..


Bir USB cihazı düşünün... Kalem kadar boyu var ve bağlandığı her ekranı bilgisayara çevirebiliyor. İşte bin liralık bilgisayarlara ihtiyacı ortadan kaldıran Google'ın 250 liralık 'devrim' sayılabilecek o teknolojisi...

Bir bilgisayar USB bellek boyutlarında bir tasarıma sığar mı? Google’a bakılırsa evet, sığar. Chrome ailesinin yeni üyesi Chromebit, tüm televizyon ve monitörleri Chrome işletim sistemiyle çalışan bilgisayara dönüştürüyor.

Boyutuyla adının hakkını veren mini bilgisayar, USB bellek görünümüyle dikkat çekiyor. Ancak Chromebit’i televizyona taktığımızda müzik veya fotoğraf dosyalarından çok daha fazlasıyla karşılaşıyoruz. Bir klavye ve faremiz de varsa HDMI bağlantısı bulunan her ekranı bilgisayara dönüştürmek mümkün. 

Chromebit’in teknik özelliklerine gelecek olursak; 4 çekirdekli Rockchip 3288 ARCM Cortex-A17 işlemciden güç alan bilgisayar, ARM Mali 760 grafik işlemci, 2 GB RAM, 16 GB hafıza, USB 2.0 girişi, Wi-Fi 802.11 ve Bluetooth 4.0 bağlantı özelliklerine sahip. Bu mütevazı özellikler için yurt dışında talep edilen fiyat ise yalnızca 100 dolar yani yaklaşık 250 TL. Google ve Asus ortak yapımı olan Chromebit, yaz aylarında piyasadaki yerini alacak.

Kaynak Haber